Gündem hakkında çocuğumla nasıl konuşurum?
Öfkeli ve kırık kalplerimize rağmen konuşabilmeye ışık tutması dileğimle
Aslında hiç de gündemden düşmeyen konular, böylesine vahşice gündem olunca, ilk refleksimiz başka hiçbir şey hakkında konuşmamak olabiliyor. Sanki ihanetmiş gibi geliyor. Benim için böyle en azından. Mutluluk veren şeylerden, neşeden, umuttan bahsetmek, aramızdan alınanların anısına saygısızlık gibi gelebiliyor.
Son birkaç gündür sosyal medyanın karanlığı içinde ekranıma uhulanmışken, karşıma algoritmamın kafası karışık olduğundan olsa gerek, babasıyla kahkaha atan bir kız çocuğunun videosunu çıktı. Türkiye’de çocukların böyle kahkahalar içinde dans etme hakkı var diye önce bir güzel umut doldum, sonra bir güzel karanlığıma geri döndüm.
Bugünün 11 Ekim Kız Çocukları Günü olduğunu farkettiğimde de yine benzer hisler içine girdim.
Burada yazacaklarımı, gündemimizin sorumluluğunu asla size yükleme amacıyla yazmıyorum. Sistemi çürük, altyapısı olmayan, hakkı hak, hukuku hukuk olmayan bir coğrafyada toplumsal bir meselenin sorumluluğu ne sizin, ne benim. Öte yandan, sen ve ben, toplumu oluşturuyoruz. Bu kısır döngü içinde de elimden gelebilecek şey, biraz olsun kontrolümüzde olan şeylere odaklanabilmek.
Şiddet hakkında konuşmaya hazır hissetmiyorsam nereden başlayabilirim?
Şiddete zemin hazırlayan konuların başında eşitsizlik, adaletsizlik, ayrımcılık ve toplumsal cinsiyet rollerine dair kalıp inanışlar geliyor. Bu sebeple de direkt olarak şiddet kelimesini kullanmadan ya da bu konuyu ele almadan da şiddet ile mücadele için yapabileceğiniz şeyler var:
Toplumsal cinsiyete dayalı kendi bilgi eksiklerinizi gidermek, algı ve tutumlarınızı gözden geçirmek,
Kimlik ve çeşitlilik hakkında iletişim konuşmak,
Beden, kişisel sınırlar, onay ve kişiye özel olan bölgeler hakkında modelleme yapıp konuşmak,
Çeşitliliklere saygı ve konulara kapsayıcı yaklaşımları her zaman sohbetlerinizin odak noktasında tutmak, ve bu konularda bol bol kaynağa başvurmak (çocuk kitapları gibi)…
Sosyal medya ve şiddet haberleri özelinde öneriler
Her yaştan çocuk çeşitli yerden haber alıyor. Arkadaşlarından, TikTok'tan, YouTube'dan veya evden… Bilgi, farklı bakış açıları ve hatta haberlerin maalesef grafik görüntüleri ve videolarının arasında neyin gerçek, neyin sahte olduğunu ayırt etmekte; grafik görüntülerden kendilerini korumakta zorlanabilirler. Peki, çocuklarınızın tüm bu bilgileri işlemesine yardımcı olmak için ne yapabilirsiniz?
Çocukların teknolojiye güvenli şekilde erişmeleri için binlerce kaynak üreten ve içerik inceleyen Common Sense Media’nın önerilerini gündemimiz ve ülkemize uyarladım:
Haberleri onlara yaşlarına uygun bir şekilde açıklayın.
Neler olduğunu anlamalarına yardımcı olun. Duygularını ve tepkilerini paylaşmaları için onlara alan verin. 8 yaşa kadar haberlerden mümkün olduğunca uzak tutun. Haberlerin telefonunuzdaki bildirimlerden, çocuklarınızın en sevdiği YouTuber kanallarına kadar çeşitli platformlar ve kaynaklar aracılığıyla onlara ulaşabileceğini unutmayın. Daha yüksek şiddet oranlarının yaşandığı topluluklarda yaşayan çocuklar için, şiddet olaylarıyla ilgili haberler ekstra korkulara neden olabilir. Bu olursa, güvendiğiniz bir yetişkine yakın kalmak ve acil bir durumda kiminle iletişime geçeceğinizi bilmek gibi güvende hissetmek için yaşa uygun birkaç ipucu paylaşın.
9 yaş itibariyle birçok çocuk tehdit edici olayların tartışılmasını kaldırabilir, ancak onları haberlere aşırı maruz kalmaktan uzak tuttuğunuzdan emin olun. Bu yaştaki çocukların haberleri sosyal medya fenomenlerinden ve arkadaşlarından aldığını unutmayın. Resmi haberleri kapatmak onları güncel olaylardan uzak tutmayacaktır. Sorular ve sohbetler için hazır olun. Tarihsel ya da gerekli bağlamı sağlamak, tüm olayların rastgele olmadığını ve genellikle daha büyük, daha uzun olay zincirlerine bağlı olduklarını açıklığa kavuşturabilir. Onlara hali hazırda ne bildiklerini sormak iyi bir fikirdir.
Onlara güvende olduklarını söyleyin ve umut sunun.
Özellikle ‘kimse güvende değil’, ‘hiçbirimiz güvende değiliz’ ‘güvende hissetmiyoruz’ gibi daha soyut, genelleyici ve çocukları korkutabilecek söylemlerden uzak durmaya çalışın. Yaşları uygunsa ve sosyal medyada bu söylemlerle karşılaşıyorlarsa, bu söylemlerin birer slogan gibi kullanıldığını açıklayıp ebeveynleri olarak onları güvende tutacağınızı temenni edin. Ailenizin ortak bir amacı desteklemek için dahil olabileceği anlamlı ve olumlu yollar hakkında (dernekleri desteklemek, bilgilenmek, dayanışma içinde olmak gibi) sohbet edin.
Ekranlardan uzak durmaları için onları teşvik edin.
Yetişkinler gibi, büyük çocuklar ve gençler de son dakika haberleriyle ilgili sık güncellemeler almak isteyebilir. Ancak sürekli olarak olumsuz haberlere maruz kalmak bizi olduğu gibi onları da yıpratabilir. Bu nedenle güncel kalmak önemli olsa da, çocukların şiddet içerikli medya haberlerini ne sıklıkla göreceklerine dair sınırlar koyun.
Hepimizi birbirine bağlayan şeye odaklanın.
Bireyler ve toplumlar şiddet olaylarının maduru olduğunda, nefret söylemleri, farklı şekillerde şiddete çağrı ya da ülkemizde sıkça karşılaştığımız idam ve hadım çağrıları beraberinde yeni soruları ve diyalogları getirebilir. Sansasyonel haberleri sorgulamak ve ailenizin değer, görüş ve tutumlarını hatırlatmak bununla mücadele etmenize destek olur.
Kendinize bakım rutini oluşturun.
Rutinler rahatlatıcı olabilir ve çocukların daha fazla kontrol sahibi hissetmesini sağlayabilir. Belirsizlik zamanlarında rahatlatıcı aktiviteler için zaman ayırmalarına yardımcı olun. Bunlara okumak, yürüyüşe çıkmak, günlük tutmak, müzik dinlemek veya onlara/size iyi gelen başka herhangi bir şey dahil olabilir.
Dayanışma içinde olun.
Yalnız olmadıklarını bilmek ve benzer deneyimleri paylaşan insanlarla zaman geçirmek, çocukların değerli ve kabul görmüş hissetmelerine yardımcı olabilir. Çocuklarınızı bu süreçte desteklerken kendinize de iyi baktığınızdan emin olun.